Şahsiyet Sahibi Bir Meslek: Hasta Bakıcılık
Yatağa bağımlı olan veya olmayan, doktor kontrolündeki veya izlemindeki hastaların her türlü bakımından sorumlu kişiye hasta bakıcı denir.
Hasta bakıcılar sorumlu oldukları hastaların bakımını; doktorun önerdiği, hastalığın tedavisine uygun bulduğu doğrultuda yaparlar. Bu doğrultuda da hasta bakıcının çok geniş bir görev yelpazesi vardır. Bu görevler, genel itibariyle Sosyal Sigortalar Kurumu Sağlık Teşkilatı Yönetmeliği’nin 140. maddesinde belirtilmiştir.
Hasta bakıcı; öncelikle doktorun, ardından da hemşirenin emirlerini yerine getirmekle mükelleftir. Doktorun hasta için gerekli gördüğü ilaçların dozunu ve şeklini ayarlayarak hastanın kullanımına hazırlar. Hastanın kişisel bakım ve temizliğinden -tuvalet, banyo ihtiyaçları; kıyafet giydirme, çıkarma ve beslenme- odasının bakım ve temizliğinden –odanın hasta için uygun hâle getirilmesi, havalandırılması, aydınlatılması- günlük yaşamda ve tedavi için gerekli olan araç, gereç, malzemelerin temin edilmesinden de yine hasta bakıcı sorumlu olduğu için hemşirenin de en büyük yardımcısıdır.
Bazı hastaların tedavisinde doktorun ve hemşirenin değil de hasta bakıcının uygulaması gereken ek tedaviler olabilmektedir. Örneğin; hastaya çeşitli ilaçlar eşliğinde masaj yapmak, profesyonel ya da teknik bilgi gerektirmeyen bazı fiziksel hareketler yaptırmak gibi.
Tüm bu tedavi süreçlerinde çoğu zaman bu mesleği yapanlar, hem doktordan hem de hemşireden daha zorlu durumlarla karşı karşıya kalabilmektedir. Şöyle ki, hastanın ve de hasta yakınlarının nazını bire bir hasta bakıcı çekmektedir. Bu yüzden hasta bakıcılarının fiziki yeterliliklerinin yanında mutlaka psikolojik olarak da yeterli ve sağlıklı olmaları gerekir. Yardımsever, hoşgörülü, anlayışlı, empati kurabilen, çözüm odaklı, kriz anlarında sakin kalabilmeyi başarabilen, öngörülü, dikkatli, hasta ve yakınlarıyla kolay ve etkin iletişim kurabilen bireyler olmadır.
Hasta bakıcının, tedavinin hedefine dayalı kuracağı etkili iletişim ağından bahsedecek olursak, şöyle bir koordinasyon çıkar karşımıza: İletişim ağı, dört odaklıdır. Temel odak noktası doktor ile kurulan iletişimdir. Ardından hemşire, hasta ve hasta yakınları gelmektedir. Hastaya, hastalığa ve de özel durumlara bağlı olarak iletişimdeki hiyerarşiyi hasta bakıcı kendisi ayarlayabilmelidir. İletişim, ne kadar güçlü ve uyumlu olursa tedaviye de o kadar katkısı olacaktır.
Bu bilgiler çerçevesinde hastaların veya hasta yakınlarının, hatta doktorların ve de hemşirelerin hasta bakıcı seçiminde titiz davranmaları çok önemlidir. Hasta bakıcıları ise yapmakta oldukları işin fazlasıyla hassasiyet ve incelik gerektirdiğinin her dâim bilincinde olmalıdırlar.
Bir önceki yazımız olan Sağlımız İçin Seçimlerimiz Neden Önemlidir? başlıklı makalemizde hasta bakıcısı, hasta bakıcısı seçimi ve hasta bakıcısı seçimi nasıl olmalı hakkında bilgiler verilmektedir.